18 Mart 2013 Pazartesi

Uprising

*Baslik Muse sarkisi olan Uprising'e güzellemedir, valla kimseyi isyana davet ettigim yok (at least not yet).
Böyle bir anda kahvalti ediyorken, müzik dinliyorken, haberleri okuyorken falan vurur, gözünün önüne Istiklal caddesinin alt sokaklari gelir, hava güzellesmistir diye düsünürsün, heyecan duyarsin, bok varmis gibi pazartesi sabahi sendromuna Istanbul özlemini eklersin: Istanbul özlemi- sehirde olmayi, Istanbul'u, arkadaslarini, havanin güzel olmasini, havanin güzel olmasindan duydugun heyecani, gezmeyi falan özlemek iste. sictigimin köyünde hava 3 derece, karla karisik yagmurlu hala- bok var cünkü. Istanbul 11 dereceymis
Gezmek gerek, yeni yollar yeni insanlar tanimak gerek.
Para olmadan gezmeyi severdim Istanbul'da, minimum bütceye ne yapilabilir konulu sahane mühendislik calismalarimizi- H. bir de mühendisligi sevmedigini söylüyor. Ya da yolda sans eseri gördügümüz sergilere girmeyi. Sacma sapan vintage dükkanlarda falan al(a)mayacagim seylere bakmayi- genelde göcebe yasam tarzi benimsemis bir insan olarak, fonksiyonu olmayan seyler almak konusunda büyük bir sorunum var. minimal esya ve fonksiyonu olsun ve tasinamayacak kadar büyük olanlar gözden cikarilabilir olsun. Zaten sahip olmak sacma bir olay sanki.
almanca sevmiyorum misal, burada yasamak istemedigimden gereksiz geliyor. ingilizce biliyoruz ya iste. aslinda Almancanin anadil olarak konusuldugu ülkelerin hicbirinde malum nedenlerden dolayi yasamak istemiyorum. hayattan keyif almayacaksam ben öyle bilimin icine edeyim, degil mi?
Dün Kelebek etkisini izledim, imdb puanina bakip belki burun kivirmakla ben bir seyler kaciriyorumdr diye, yok bir sey kacirmiyormusum kendi kendime onu kanitlamis oldum sadece.
Bir de vegan cheesecake yaptim. bence güzel oldu. internette gördügüm tarifleri evdeki malzemelerle harmanladim: hamurunda kuru erik ve hurma, ceviz, hindistan cevizi (kuru, rendelenmis olarak satilanlar), biraz un ve biraz yag vardi. Dolgu kisminda 1 paket tofu, 1 pakete yakin soya kremasi (daha az konabilir), bir kasik olmasi gerekirken daha fazla konmus limon suyu (1 yemek kasigi ölcüsüne uymak gerek), biraz hindistan cevizi yagi, biraz agave surubu, vanilya vardi. 1 saate yakin pisirdim sanirim, üstü kizarsin diye. sonra sogutup önce dolaba, sonra biraz buzluga kaldirdim. Bence üzerine baska bir sey koymamamiza ragmen güzel olmistu-tabii karameldi marmelatti öyle soslarla daha cilginli olabilir.
Neyse, pazartesi sabahi sendromunu yenip su boktan havada evden cikip laba gitmek gerek, sabah pöff yine mi pazartesi diye uyandim zaten.

Hiç yorum yok: