okuldan eve gelirken tüm yol boyunca yazdım kafamda ama, yine uçup gitti.
Gitmek istiyorum.
Saçmasapan bir şekilde başka yerleri gezmek istiyorum. Kaçmak istiyorum belki de. Aman tanrım, festivallere partilere doyacağım gezmesi değil istediğim. Gördüklerimden başka yaşamlar olduğuna inanmak için, o alternatif yaşamları görmek istiyorum.
Evet, zora gelince kaçan bir insanım belki de. Ya da kendimi cezalandırıyorum. En son ortaokulda böylesine kaçmak istemiştim, fen lisesine gittim. Sonunda sadece kendimi cezalandırdığımı farkedip biraz da geri dönüşü olmaması sebebiyle pişmanlık duymuştum.
Ortaokuldayken hayatımın bir döneminde hosteslik yapmak istediğime karar vermiştim, hiçbir yere bağlı olmama düşüncesini o zaman da seviyormuşum. Geçenlerde tanıştığım biri işi gücü bırakıp hostes olmuş, tanıştığımızda eğitimleri bitirmiş, hostesliğe başlamak üzereydi. Ona sorular sorarken geldi aklıma bu eski düşünce.
Bir süredir dünyanın farklı yerlerindeki gönüllülük kamplarını ve " gel bana evimi boyarken yardım et, sana oda ve yemek vereyim" tarzındaki "tatil" fırsatlarını araştıtıyorum internette. Neden olmasın?
İstanbul'dan sıkıldım,belki özlerim gerçi. Aylık çok az da olsa sabit bir gelirim var, bazı ucuz ülkelerde iyi para edebilir düşününce (misal, çinde).
Okulla bir kaç sınav haricinde ilişiğim kalmayacak.
Sakin ama ruhu olan yerlere gitmek istiyorum.
Kaçmak iyidir. İnsan kendini korur. Kendini, kendine vereceği zararlardan korur. Gidersem kendime ve başkalarına olan kızgınlığım geçer mi? Geçer geçer...
Hosteslik yapma şansım var mı acaba? Bir araştıralım.
Sanırım sadece yaşamak için gerekli olan heyecanı buluyorum böyle düşünceler ve planlarla.
Bilmiyorum.
Yazacak daha farklı şeyler vardı aklımda, ama eve gelene kadar hepsini unuttum. Beynimdekileri henüz sözcüklere bile dökülmemişken kaydetmenin bir yolunu istiyorum.
Şimdilik bu kadar diyelim, belki daha mantıklı şeyler yazarım sonra. Ben dördüncü kez almakta olduğum Advanced Data Structures adlı güzide dersimizin ödevine döneyim. İyi seyirler efendim.
Not: Başlık stefie shock 'a ait bir söz...
2 yorum:
başlık roll'un 100. sayısının posterinden. di mi di mi?
evet evet, hayatımda gördüğüm en keyifli posterlerden birisi kendisi.
Yorum Gönder